Dünya işgalci İsrail’in Gazze’deki katliamlarına sessiz kalmıyor. Bu ülkelerin başında en sert ve şekilde tepkisini gösteren Avrupa ülkesi İrlanda oldu. 7 Ekim’de başlatılan saldırılardan bu yana Filistin’in yanına olduğunu söyleyen İrlanda halkı, hükümetlerinin Filistinlilerin haklarını en doğru şekilde savunmaya devam etmeleri ve İsrail’e karşı durmaları için her gün gösterilerde bulunuyor.
Tüm bunlar gösteriler birilerini rahatsız etti ve provokatörleri devreye soktu. Başkent Dublin’de meydana gelen bıçaklı saldırının ardından halk sokağa indi. Göstericiler, polisle çatışarak, araçları ateşe verdi.
İrlanda Meclisinin önce üst sonra alt kamarası 2014’te hükümetten Filistin devletini tanımasını isteyen bir karar tasarısını kabul etmişti. İrlanda’nın işgal altındaki Batı Şeria’nın Ramallah kentinde temsilcilik ofisi, Filistin’in de aynı şekilde Dublin’de bir diplomatik temsil ofisi bulunuyor.
İrlanda’nın başkenti Dublin’de şehir merkezindeki bir okulun dışında meydana gelen bıçaklı saldırıda 3’ü çocuk 5 kişinin yaralandığı bildirildi. Başkentin Doğu Parnell Meydanı’nda meydana gelen saldırıda 5 ve 6 yaşlarındaki 3 çocuk ile 30’lu yaşlardaki bir kadın yaralandı.
Polis, yaralıların Dublin bölgesindeki hastanelere kaldırıldığını ifade etti. Yerel basın yaralı kadının okul çalışanı olduğunu yazdı. Çocuklardan birinin durumunun kritik olduğu da açıklandı.
Görgü tanıklarının müdahalesi sonucu yaralanan erkek saldırganın terörle ilişiği olup olmadığı soruşturuyor.
Polis, terör ihtimalini gözardı etmediklerini bildirdi.
İsrail Dışişleri Bakanı Eli Cohen.
İsrail Dışişleri Bakanı Eli Cohen, İrlandalı mevkidaşı Micheal Martin ile yaptığı görüşmede, Filistin meselesinde “İsrail’e düşmanca değil bağımsız bir yaklaşım benimsenmesini” istedi. Bilindiği gibi İrlanda, Filistin’e destek veren Avrupa ülkeleri arasında yer alıyor.
İki ülke ilişkilerini geliştirme çabalarının ele alındığı görüşmede Cohen, İrlanda’dan “Filistin meselesinde İsrail’e karşı düşmanca değil bağımsız bir tutum geliştirmesini” talep etti.
Cohen, İrlanda’nın Filistin meselesinde “adil ve tarafsız bir tutum alması halinde bölgede önemli bir rol üstlenebileceğini” savunarak, “İsrail Arap ülkeleriyle imzaladığı normalleşme anlaşmalarıyla (Filistin meselesinin) bölgesel barışa bir engel teşkil etmediğini ispatladı” ifadelerini kullandı.
İsrail ile İrlanda’nın teknoloji, ekonomi ve turizmde ilişkilerini ilerletebileceğini aktaran Cohen, İsrail’in Filistinlilere insani ve ekonomik yardımı hoş karşıladığını ancak soruna “dışarıdan müdahaleyi kabul etmeyeceğini” kaydetti.
İrlanda’nın, tarih boyunca Filistin davasına olan ilgisi ve güçlü desteği onu diğer Avrupa Birliği ülkelerinden belirgin bir şekilde ayırıyor. Bunun temel nedenlerinin arasındaysa tarihsel benzerlikler ve ülkenin insan hakları konusundaki tavizsiz yaklaşımı gösteriliyor.
Gazze’de yaşanan insanlık dramı karşısında Avrupa Birliği içindeki en güçlü ses yine İrlanda oldu.
Sıradan bir vatandaştan tutun da politikacılara kadar birçok kesim, hükümetin Filistinlilerin haklarını savunmaya daha güçlü bir şekilde devam etmesini istiyor.
Anadolu Ajansına konuşan Belfast Filistin Dayanışma Kampanyası’nın (IPSC) temsilcisi James Quigley, İrlanda’nın Filistin mücadelesine bakış açısının köklerinin kendi tarihsel mücadelelerine dayandığını ve Filistin davasına yönelik derin bir empati beslediğini söyledi.
Quigley, “İrlanda halkının sömürge ile mücadele konusunda gurur duyduğu bir geçmişi olduğunu” vurgulayarak “Dolayısıyla işgale karşı mücadelenin nasıl bir şey olduğunu biliyoruz. Fakat aynı zamanda bizim çektiklerimiz, Filistinlilerin son 75 yıldır apartheid işgali, etnik temizlik nedeniyle çektikleri acılarla karşılaştırılamaz” diye konuştu.
“İrlandalılar Filistin halkını gönülden destekliyor” diyen Quigley, Filistinlilerin mücadelesini insanlık adına verilen bir mücadele olarak gördüğünü belirtti.
İrlanda, Filistin’e destek veren Avrupa ülkeleri arasında yer alıyor. Dublin yönetimi 1980’de Filistin devletinin kurulmasını destekleyen ilk Avrupa Birliği (AB) ülkesi oldu. İrlanda Meclisinin önce üst sonra alt kamarası 2014’te hükümetten Filistin devletini tanımasını isteyen bir karar tasarısını kabul etmişti.
İrlanda’nın işgal altındaki Batı Şeria’nın Ramallah kentinde temsilcilik ofisi, Filistin’in de aynı şekilde Dublin’de bir diplomatik temsil ofisi bulunuyor. Ancak İrlanda henüz Filistin’i bağımsız bir ülke olarak tanımıyor.
7 Ekim’den bu yana İsrail’in saldırılarında Gazze Şeridi’nde 6 bin 150’den fazlası çocuk ve 4 binden fazlası kadın olmak üzere 14 bin 854 kişi öldürüldü. İşgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs’te de 7 Ekim’den bu yana İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 229 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail ordusu, Gazze’de on binlerce yaralı ile sivilin sığındığı onlarca hastaneyi zorla tahliye ettirmek için yerleşkelerini ya da ana binalarını vurdu. İşgal sırasında bazı hastaneleri bastı. Saldırılarda yüzlerce kişi öldü ve yaralandı.
İsrail ile Hamas arasında çatışmalara insani ara verecek uzlaşma bugün 07.00’de yürürlüğe girecek. Uzlaşıya göre çatışmalara 4 günlük insani ara verilecek. Hamas’ın elindeki 50 İsrailli esire karşılık, İsrail hapishanelerindeki 150 Filistinli serbest bırakılacak.
